27 Şubat 2011 Pazar

Cirque Du Soleil

Evet geçen hafta babamın isteği ile 3 bilet almıştım gösteriye. Tükendi denilen biletlerden ilave kontenjan açılınca edinme fırsatı yakalamıştım. Hava muhalefeti sebebiyle babam İstanbul'a gelemeyince Kaan katıldı annemle bana.

Yeriniz sıranın ortalarında ise erken gitmekte fayda var, eski Abdi İpekçi Arena'nın sıra araları pek dar, sıkıntı olabilir.

Saltimbango bir gösteri, bir şov. Sirk değil. Müzikler, kostümler, dekorlar göz alıcı. Şovlar bir bütün halinde insan bedeninin eğitilerek neleri başarmaya vakıf olduğunu gösteriyor size... Ama TRT'de izlediğimiz trapezcileri düşünmeyin derim, öyle gerilimli anlar yaşanmıyor.

Önlerden bilet almanıza gerek yok en üstteki yerlerden dahi şov rahatlıkla takip edilebilir ama eğer şovun parçası olmak istiyorum derseniz sahne yanı VIP'lerden bilet almaya bakın.

Mümkünse çıkışta hiç acele etmeyin, koca Abdi İpekçi'nin otopark çıkışı için 2 küçük bağlantısı var. Yarım saat beklersiniz.

Mümkünse sevgiliyle gidin, sevgiliyle gülün, sevgiliyle gelin...

7 Şubat 2011 Pazartesi

Çekmeyin ulan...

Evet belki yerimden fırlayıp haykırmam gerekirdi avazım çıktığı kadar ama yapmadım tabi... Trafik Vakfı pazartesi akşamı kabarık bir fatura çıkardı bana. Anlatılacak komik birşey yok zaten ama: umursadım mı? Eve geldiğimde çoktan unutmamış mıydım olanları?
Bloguma yazacak konu çıktı diyebildim ancak arabamın çekildiği otoparkın yokuşunu tırmanırken nefes nefese...
Haksızlık mıydı? belki ama zaten öğrendik hayatın adil olmadığını değil mi! Kendi inancım olmadığından ama karşımdakileri etkiler belki inancıyla bir de "haram olsun" patlattım çok umrumdaymış gibi. Budur topu topu hepsi benim için... Ama Deniz'e üzüldüm, çok takıldı olaya, muhtemelen nefes alıyor olduğundan, halen tepkiler barındırıyor olduğundan bünyede... Yanlışın, doğrunun, haksızlığın çizgilerini çizebiliyor daha... Birkaç küfrün zararı yok ama sonrası küpüme zarar, zaten derdim var koy götüne...

Not: Gayrettepe, Fulya bölgesinde caddede araç parketmeyin, bir oğlan var çekicide sağda oturan elinde bir kalem bir koçan da samanlı kağıt, niyeti var cebinde kaplumbağa yetiştirmeye belli ki...