Aradaki zamanlarda da Arkeoloji ve Mozaik Müzeleri, kale, bakırcılar çarşısı, Bey mahallesi vs. ziyaret edilebilir bir program bu.
İnişimiz, şehre varışımız ciğerciye erişimimiz kolay oldu. Aradığımız ciğerci kalabalığını bulamadık lakin akape sonrasında şehirde içkili eğlence kalmadığından, gazinolar vs. kapatıldığından, eskiden 20 adam çalıştıran ciğercinin dükkanında 3 kişi kalmış iş yapan. Akşamcılar kalmadığından dükkanı da geceden değil sabahtan açıyorlar artık... Ciğerci şikayetçi, değişimi görmüş, rakıcının zamancı olduğunu görmüş...
Antep insanları sıcak, yardımcı, Antep sevdalısı. Bakırcılar çarşısı turistik, hanları oldukça küçük ve bakımsız. Yani oralarda pek görülecek birşey yok kanımca.
Yeni Mozaik müzesi, ki burası Zeugma'dan getirilen bütün mozaiklerin sergileneceği yer, ciddi bir kamulaştırma ile, Sani Konukoğlu caddesi üzerinde, tren istasyonunun karşısında denebilir. Müzecilik başarısı olacağı kanaatindeyim, ben beğendim, gurur duydum henüz resmen açılmamış olmasına rağmen.
Şehir merkezi bütün kamu dairelerinin ve yeni plazaların yapıldığı Muammer Aksoy caddesi dışında bakımsız ve özelliksiz. Gaziantep'in yeniden yapılanma ihtiyacı yüksek, muhtemelen her şehrimizin ihtiyaç duyduğu kadar.
Günümüzü Antep'te kebap ile 2 duble rakı içerek tamamlamak istediğimizden alkol verdiğini bildiğimiz Sahan'ı aramaya koyulduk, şurası burası derken bulduk Sahan'ı yeni bir binada ruhsuz bir tavırla ama kendinden emin duruyordu. Artık mutlu olmamıza ramak kalmıştı, kapısına geldiğimizde ise takım elbiseli bir görevli bizi durdurdu.
-İyi akşamlar, kapalıyız efendim.
-*%&#*/-####
-Özel bir davet sebebiyle bu akşam başka misafir alamıyoruz.
-O zaman bize bir yer önerir misiniz?
-Çağdaş var şurada (İmam Çağdaş'tan bahsediyor), bıdı bıdı var.
-İçki servisi var mı?
-Yok, Gaziantep'te içki servisi yapan yer bulamazsınız.
-Ama burada var, değil mi?
-Evet...
-Pekiyi
İmam Çağdaş olduğunu anladığımız Çağdaş'a varmak için fazla yürümemiz gerekmedi, sabah da yanından geçmiştik 1-2 sefer.
Burası kebapçı ama aynı zamanda baklavacı, İstanbul'a dönerken ellerinde kilolarca baklava götüren insancıkların hesabı burada kesiliyor.
Alkolsüz restoranlarında kebabı 15 TL'den başlayan fiyatlarla satabilen bu müessese baklava satış noktasını restoranın içinden ayırmadığından sözde oturup kebap yiyeceğiniz, içkisiz de olsa muhabbet edebileceğiniz dükkanda durulmuyor bile gürültüden. Ana baba günü bildiğiniz, kebaplar vasat, muhabbet yoksa sofra keyfi de kısa.
Özetle herkes kendi için gitsin yesin içsin ama muhabbetsiz en güzel kebap bile bazlama sayılır.
Kebapları ile 1 duble rakıyı çok gören zihniyete teşekkür eder, memleket sevdamızla hüznümüzü kalbimize gömeriz.
Antakya bekle beni, geleceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder