7 Şubat 2010 Pazar

devam ediyor....

Elimden gelen herşeyi yaptım durdurmak için arabayı, vitesi büyültüp geri küçülttüm, freni pompaladım ama yok yokuşun bitişindeki yola doğru kaymaya devam ediyorum. Ayağım frende elim kornada, kendime kızıyorum "salak selektör yapsana kornayı kim duyacak" diye...
rtık şansıma güveniyorum belki ben tam yola inerken bir ara gelmez yolun karşısına kadar giderim bu sayede yada burundan vursalar belki ciddi bir hasar görmeden atlatabilirim diye...
Rampanın yola kavuştuğu noktada donuyorum araba ile birlikte, sağ ayağımı frenden çekemiyorum durmuşum oysaki artık kaldığımız yerden devam edebiliriz.... Bir dakika kadar ayağımı fren üzerinde yumuşak ve dengeli tutamıyorum. Ayağımı kaldırır gibi olduğumda arabanın hareketlenmesi ile freni köklüyor sağ ayağım, kontrol henüz bende değil anlaşılan... Ama 2 dakika sonra köprü trafiğindeki yerimi almışım, hiçbir şey olmamış gibi...
Son 2 metresi kuru olmasaydı o rampanın kim bilir nerelerdeydik şimdi!

Hiç yorum yok: